SOSYOLOG MERVE DAĞ YAZDI…MODERN MAĞARALAR, BİZE YİTİK İNSANLIĞI BULDURUR MU?

MODERN MAĞARALAR, BİZE YİTİK İNSANLIĞI BULDURUR MU?

Taş Devri ile başlayan insanlık macerası sanırım ciddi bir darbe aldı… Ateşi, tekerleği buldu, tarımı ve hayvancılığı geliştirdi. İnanılmaz icatlar ile hayatı kolaylaştırmayı sevdi. Başlarda savunma ile gelen savaşçı içgüdü zamanla yerini hırs, zevk, doyumsuzluk ve intikam bahaneleriyle öldürmeye bıraktı. İnsanoğlu ne öldürmeye doydu ne yaşamaya… Sınırları alabildiğince zorladı bütün küstahlığıyla.

Uyarıldı, arada Kara Veba, Justinyen Vebası, Üçüncü Veba, Tifüs salgını,1918 İspanyol Gribi, Suçiçeği, Ebola, Kolera, Asya Gribi, HIV (AIDS) ve son olarak Corona (Covid-19)  salgınlarıyla.

Şimdilerde bizi tekrar Taş Devri’ne geri götüren şey ne. İnsanoğlunun doyumsuzluğu mu? Merhametsizliği mi? Yoksa meydan okuması mı?  Kim bilebilir?

Evet, ciddi bir süreçten geçiyoruz yorgun bedenler ve ruhlar olarak, herkes fazlasıyla alıyor payını yaşamdan ve yaşanmamışlıktan. İnsanlık yaradılışından bu yana çok aşamalardan geçti, geçiyor ve geçecekte ki kıyamete kadar. Evet, hava bozuk, panik havası var şayialardan kaynaklı. Ama iman da var yaratandan dolayı. Ying Yang diyorum. Siyahta beyazı görmeli, görebilmeli. Akıl eşsiz bir nimet değerlendirmeyi bilmek lazım. Yeniden başlanılabilir. Güzel bakan, güzel görür. Güzel gören, güzel düşünür.

Çekildik modern mağaralarımıza. Anne ve babalara hasret çocukların dualarıdır, eşine hasret, ailesine, evlatlarına hasret yol gözleyenlerin yakarışıdır belki de bu mecburi çekiliş.. Kimselerin sahip çıkmadığı yetimlerin, veballerini taşıdığımız, sadece seyrettiğimiz yavruların şikâyetidir. Ne olursa olsun başa geldi ve üstesinden gelinecek. Tarih boyunca çok zor zamanlara meydan okuduk. Mücadele fıtratımızda var ki yaradan buna kefil “Allah insana kaldıramayacağı yükü yüklemez.” (Bakara 286). Bu salgınların, musibetlerin sonuçları gösteriyor ki eşitlendik. Zengin, fakir, genç, yaşlı, engelli, engelsiz… Evet, hep beraber taşıyoruz artık “Hepimiz insanız!” pankartlarını.

Kaybetmeyene kadar anlayamadığımız nimetleri geri kazanmak için geç değil, alalım ellerimize akıl denen nimeti ve de yüreklerimizi… Gelecek nesillere eşsiz tabletler yazalım, duvarları dolduralım ve kapatalım gözlerimizi, boşaltalım zihnimizi, açılalım güzel ve umut dolu günlere rahatlayalım. Hayatımızı yeşertecek umudumuzu hep diri tutalımmmm… Ve Henry Ford: “Zor iş, zamanında yapmamız gerekip de yapmadığımız kolay işlerin birikmesiyle oluşur.” Diyor. Zoru gördük kolayı da yapmaya başladık. Vakit yeni ve güzelliklerle dolu bir çağı başlatma vakti.

Patasana tabletleri bizler tarafından bulundu, bizden de önümüzdeki nesillere Corona tabletleri hediye.

 

Merve Dağ, kimdir?

Sosyolog, Yaşam-Eğitim-İlişki-Evlilik Koçu, Çocuk Resimleri ve Psikolojik Testler Analisti, Biyometrik Yüz Okuma Uzmanı.

Önceki ve Sonraki Yazılar