HAYDİ GENÇLER!..SİZİ ELEŞTİRMEYE DEĞİL, SİZİ FİKİRLERİNİZ EŞİLİĞİNDE  HASBİHALE  DAVETE GELDİM

Oyum her zaman gençlerden yanadır. Onların yeri hep ayrıdır, yumuşak karnım onlar. Tarifi imkânsızdır onlarla muhabbet. Bir başladık mı tadından yenmez. Onlarla oturmak da cesaret ister hani... Aralarına girmek de her yiğidin harcı değildir. Kolay kolay almazlar sohbete...  Önce bir süzerler,  şakalarıyla X-Ray’dan geçirirler. İki çift laf atarlar ortaya izlerler tepkini ölçerler. Onların kıvamına geldiysen eğer tamamdır. Muhabbetin dibine vurma vaktidir.

Dünyaya, evrene, hayata, eğitime, aşka, sevgiye ait müthiş fikirlere sahiptirler. Anlatmak isterler saatlerce,  günlerce, haftalarca… Muhatap bulamazlar çoğu zaman, anlaşılmamaktan yakınırlar. İmkânsızlık, ilgisizlik, ötekileştirilmişlik hep aynı nakarattır. Kabuklarına çekilmişlikleri bundandır ne yazık ki. Aslında anlatamamaları değildir sorun biz yetişkinlerin onlara istedikleri güveni duyamamamız, bekledikleri ve de hak ettikleri saygıyı gösteremememiz, muhtaç oldukları sevgiyi veremememiz, deli deli çağlayan kanlarının akıntısına kapılmalarını anlayamamamızdır.

Sizleri bilmem ama ben gençliğimin deli dolu zamanlarını, çılgınlıklarımı, dünyaya meydan okumalarımı, kendi zamanımdaki ciddi imkânsızlıkları, kimselerin anlamadığı, annem dışında kimsenin de anlamaya çalışmadığı hayallerimi ve aykırılıklarımı çok net hatırlıyorum. Empati kurdukça o deli kanlı, fikir ve espri dehalarını daha iyi anlıyorum. Espri yapmak ve hele ki o ince esprileri anlamak gerçekten de zekâ gerektirir. Ben o gözleri ışıl ışıl parlayan, tek dertleri dinlenilmek, saygı duyulmak olan gençlere hayranım. Sanırım bu nedenledir ki onlarla çok iyi anlaşmam onlara kafa tutmam. Sevgiyi hissettirir karşınızdakinin değerli olduğunu gösterirseniz saygı kendiliğinden yanı başınızda belirir delikanlı yüreklere bir yerleşirseniz çıkmak imkânsızdır.

Bu imkânların bol olduğu, teknolojinin her an seviye atladığı zamanda… ki gençlerin en iyi yapabildiği alanlar… Açalım yürekleri anne baba dayı amca hala teze öğretmen komşu yani herkes oturtalım inanç ve güven tahtına şu cevherleri bakalım izleyelim kanlarının akışlarını… İnanın biz yapmazsak bunları dışarısı avcı dolu ve av yasağı olmayan bir düzende kolay av olacaklar. Geleceğimizin emanetçilerini sahiplenmekten onlara güvenmekten inanmaktan başka çaremiz yok, olmamalı da.

Ben tüm kalbimle inanıyorum ve de güveniyorum size gençler!... Sevgi saygı güven bizlerden, inanıp bu bilgi çağında müthiş fikirleriniz ile üretip faydalı ve örnek olacağınız bir gelecek de sizden.

Ben çayımı aldım, sizleri bekliyorum yüreğimin bahçesinde fikirlerinizle hasbihal etmeye… İçecekler müessesemin ikramıdır.

Önceki ve Sonraki Yazılar