Aile Çalışma ve Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğü, Kahramanmaraş Valiliği ve Sütçü İmam Üniversitesi işbirliğiyle düzenlenen programların ilk konuğu İstanbul Üniversitesi İç Hastalıkları Anabilim Dalı Geriatri Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Mehmet Akif Karan oldu. Moderatörlüğünü Dr. Mehmet Yılmaz’ın yaptığı çevrimiçi program Büyükşehir Belediyesi’nin Instagram hesabından canlı yayınlandı. Programda yaşlılık kavramı, yaşlılığın bireysel ve toplumsal yönü ve kırılgan yaşlılık gibi pek çok konuya değinildi.

Yaşlanmak Doğal Bir Süreçtir

Düzenlenen etkinlikte konuşan Prof. Dr. Mehmet Akif Karan, “Yaşlanmayı yanlış anlıyoruz. Yaşlılık diyince aklımıza hep olumsuzluklar geliyor. Yaşlılık hastalıkların çok olduğu dönem gibi algılanıyor. Yaşlılık asla hastalık veya hastalanma zamanı değildir. Gençlik nasıl doğal bir süreçse yaşlılıkta o kadar doğal bir süreçtir. Yaşlanma, zaman geçtikçe insanın doğasından kaynaklan veya dış sebeplerle vücudun yorgunlaşarak ağırlaşmasıdır. Yaşlılık zamanında vücutta yer alan yedek kapasite azalıyor. Örneğin yaşlı bir bireybir genç gibi yürüyebilir ancak onun gibi koşamaz. Genel olarak 65 yaş üstü vatandaşlar yaşlı olarak kabul edilir. Ancak sadece nüfus yaşına bakarak bir insana yaşlı dememeliyiz. Kişinin sağlığı belirlenirken sadece nüfus yaşına değil vücudun hareketlere karşı verdiği tepkiye de bakılmalıdır. Bu faktörler göz önünde bulundurularak vücut yaşı belirlenmelidir” dedi.

Vücut, Zihin ve Toplumsal İlişkiler Sağlıklı Olmalıdır

Prof. Dr. Karan konuşmasına, “Sağlık, bedensel, ruhsal ve toplumsal iyilik halidir. Yani hem vücut hem akıl hem de toplumsal ilişkiler sağlıklı olmalıdır. Sağlıklı yaşlılık için bu üç kriterin tamamen düzgün çalışıyor olması gerekir. Vücut en yüksek sağlık noktasına ulaştıktan sonra artık düşmeye başlar. Örneğin bu nokta erkeklerde ortalama 33 yaşlarına tekabül etmektedir.  Bu yaşlardan sonra yeteneklerimizi bir miktar kaybetsek bile daha önceki birikimlerimiz sayesinde kendimizi kompanse edebiliriz. Ayrıca bütün yaşlılar aynı değildir. Yani bazıları yaşlı olduğu halde kendini genç hisseder ve ona göre davranır. Yani tek başına nüfus yaşına bakarak insanın sağlığı hakkında net bir veri elde edemeyiz” diye devam etti.

Kırılgan Yaşlılık

Mehmet Akif Karan kırılgan yaşlılık ile ilgili, “Bazı insanlar yaşlılığı erken kabul eder. Bunlara kırılgan yaşlı denir. En fazla hastalıklarla muhatap olan ve en hastalıkta en fazla etkilenen kişiler kırılgan yaşlılardır. Kırılgan yaşlılar için 4 tedavi yöntemi bulunuyor. Bunlar egzersiz yapmak, iyi beslenme, D vitamini eksikliği tedavisi ve çoklu ilaç kullanımına dikkat etmektir. Yaşlılar egzersiz yapmayı ihmal etmemelidir. En basitinden yürüyüş yapmaları gerekir. Belediyelerin yapmış olduğu parklar ve yürüyüş yolları yaşlı vatandaşlarımız için egzersiz alanları olabilir. Yaşlıların en azından buralardan faydalanarak mutlaka hareket etmesi gerekir. Kırılgan yaşlılığın tedavi yöntemlerinden bir diğeri de iyi beslenmektir. Yaşlılar dengeli ve iyi beslenmeye mutlaka dikkat etmelidir. Hiçbir öğününü atlamadan sağlıklı şekilde beslenmelidir. Vücut ihtiyacı olan enerjiyi aldığı besinlerden karşılar. Bundan dolayı beslenme konusu yaşlı vatandaşlarımızın ihmal etmemesi gereken en önemli hususlardan bir tanesidir. Ayrıca yediğimiz şeylerin cinsine ve miktarına da dikkat etmeliyiz. Özellikle yaşlılarda protein eksikliği çokça görülmektedir. Yaşlı vatandaşlarımızın içerisinde protein ve kalsiyum içeren besinleri tercih etmeleri ve bünyelerine almaları daha sağlıklı olacaktır. Ayrıca sebze ve meyve yemek kırılgan yaşlılığın tedavisinde önemli bir yer tutar. Yaşlılarımızın dikkat etmesi gereken bir diğer konu ise sigara kullanımıdır. Sigara vücudun halsiz düşmesine ve organlarımızın işlevlerini yerine getirememesine neden olur. Bu da vücudumuzun daha erken yaşlanmasını sağlar. Sigara bizi bırakmadan bizim sigarayı bırakmamız gerekir. Kırılgan yaşlılığa neden olan faktörlerden bir tanesi de D vitamini eksikliğidir. Kemik ve iskelet sağlığı için önem arz eden D vitamininin vücuda bolca alınması gerekir. D vitamini açısından en önemli kaynaklardan bir tanesi de güneştir. Bundan dolayı yaşlılarımız bolca dışarı çıkarak güneşlenmelidir. Kırılgan yaşlılığın önüne geçmek için gereken bir diğer tedavi yöntemi ise çoklu ilaç kullanımına dikkat etmektir. Doktorların yazdığı ilaçları bilinçli bir şekilde kullanmalıyız. İlaç kullanacağımız zaman mutlaka uzman bir doktora müracaat ederek gerekli bilgileri almalıyız” ifadelerine yer verdi.