Büyük Birlik Partisinin (BBP) kurucu Genel Başkanı Muhsin Yazıcıoğlu ile 5 kişinin ölümüne ilişkin yürütülen soruşturmalara FETÖ´nün talimatıyla müdahale ettikleri iddiasıyla dava açılan 19 sanığın yargılanmasının 5’nci duruşması sona erdi. 3 gün süren duruşmada çok sayıda tanık ve sanık dinlendi. Kahramanmaraş 2. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmaya, tutuksuz sanıklardan bazıları katıldı, farklı davalar nedeniyle cezaevinde bulunan 3 sanık, Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile bağlandı. 
Duruşmada, Yazıcıoğlu´nun oğlu Fatih Furkan Yazıcıoğlu, ağabeyi Yusuf Yazıcıoğlu ile taraf avukatları hazır bulundu. 
Kahramanmaraş Adliyesi 2. Ağır Ceza Mahkemesinde gerçekleşen duruşmaya taraf avukatları katıldı. Duruşmaya sanık iki asker salonda hazır bulunurken, diğer tanıklar ve sanıklar Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile duruşmaya katıldı.  
9 sanığın dinlendiği duruşmada, bir o kadar da tanık dinlendi. Dinlenen tanıklar arasında FETÖ itirafçısı Abdullah Önder, Elazığ il imamı Mehmet Durakoglu, Malatya avukatlar imamı Ahmet Ergenç, Sih Mehmet Sevim, taraf avukatları yazılı beyanda bulunmak üzere süre istediler. Bank Asya kayıtlarıyla ilgili raporların çok önemli olduğunu ve  FETÖ'nün elinde bu olayla ilgili çok ciddi verilerin olduğunu dillendirdiler.  
Cumhurbaşkanına suikast girişiminde bulunanlar arasında yer alan Aydın Özsıcak Kenan Koksal'ın dinlenmesini ve hikayeye konu olan görüntülerin bilir kişilerce incelenmesini istedi. Özsıcak, Kürşat Ede’nin kendisiyle cezaevinde kaç kez görüştüğünü dair bilgilerin Malatya askeri cezaevinden istenmesini talep etti.  

Davut Uçum ise, talebinde helikopterin düşmesinden itibaren "otopsi görüntüleri hariç tüm dijitallerin gönderilmesini istedi.  Gazeteci İsmail Gunes'in fotoğraf makinesinden çıkan 142 adet fotoğrafın da tarafına gönderilmesini istedi.  
Mahkeme başkanı, FETÖ'nün darbe girişimi sırasında Cumhurbaşkanına suikast timinde yer aldığı gerekçesiyle mahkum edilen ve bu dosyanın da sanığı olan Davut Uçum'a da helikopterin düşmesinin ardından neden Kahramanmaraş'a değil de Adana'ya gittiklerini ve cihazın kayıp olduğunu ne zaman fark ettiklerini sordu. 
Kahramanmaraş uçağında yer olmadığını, bu nedenle Adana'ya gitmek durumunda kaldıklarını savunan F.S, "Hava aracının üzerindeki ekipmanların listesini getirtip yerine baktık ve 29 Mart'ta Argus cihazının olmadığını tespit ettik. Diar cihazını da almak için bir oynama yapılmış olduğunu 31 Mart'ta anladık. Bizim kaza raporumuz büyük bir enerji ve büyük bir emekle hazırlandı. İmzalar benim odamda atıldı” dedi. 
Sanıklardan Yusuf Yiğit söz alarak Dönemin SHGM yan kuruluşlar Başkanı Feridun S’ye kamera kayıtlarının kimin yaptığını sordu.  Feridun S, “Mutlaka biri yapacaktır ve onu getirip arşive koyacaktır” dedi.  
Sanık askerlerin avukatının, “Enkazın kontrolü tam olarak sizdeyse, çalınan helikopter kapısı neden bir ahırda bulundu” sorusu üzerine Feridun S, “Biz bulduğumuz her şeyi aldık çıkardık, değerlendirirsiniz. Biz baktık aramamızı yaptık ve taşıdık koltuk ve minderine kadar saydık. Tekrar araştırmaya gittik, oradaki korucuların ile muhatap olduk. Başını öne eğdi ve ahırda bir tane parça var dedi. “Çocuklar dağdan getirmişler ve haber vermemişler” dedi.   
Avukat, “Bu kişiler hakkında suç duyurusu hakkında raporunuz da yer verdiniz mi” sorusu üzerine, “hayrı suç duyurusu talebinde bulunmadık, ama savcılık makamını yaptığını biliyorum” dedi.  Neden daha fazla çalışmadınız sorunu soran avukat, sorusuna karşı Feridun S, “Alabildiğimiz kadar ilave fotoğraflar yapılamayanları tamamlamak, yapabileceğimizi bir ön raporun çalışması içinde ve ilerlememize katkı sağlayacak her şeyi çalıştık ve ondan sonra da çalıştık” dedi.  Size 3 kişilik heyet yeterli oldu mu? Ve bakanlıktan personel talebinde bulundunuz mu? Gibi sorulara yanıt veren Feridun S, “Bakanlık 3 kişi dedi. Ben de 10 kişi olsun diye bir talepte bulunmadım” dedi.

Dönemin SHGM yan kuruluşlar Başkanı Feridun Selen BBP Avukatı Kemal Yavuz Feridun S’nin daha önceki, “Bizden önce enkaza ulaşanlar belki sökmeye çalışmıştır, oynanmıştır ve denenmiş, alınmak istenmiş demişsiniz” ifadelerini hatırlatarak bu konudaki söyleminizi detaylandırabilir misiniz? Diye sordu. Feridun S ise, “29’una zaten enkaz alanına ulaşamadım. 31’inde gerçekten oynanmış ve alınmaya teşebbüs edilmiş, aletlerin çalışamadığını gösteren yerler vardı” dedi.  
Av. Kemal Yavuz, “Skorskinin kaza kırım ekibi sizden önce sahaya varmış mıydı yoksa sizden sonra mı geldi sorusu üzerine Feridun S, “Biz oraya gittiğimizde ekip orada çalışıyordu” dedi.  
Yavuz, “Enkaza yakın yerlerde gördüğünüz ya da havadan tespit ettiğiniz fotoğraflar var mı” sorusu üzerine Feridun S, “Emniyet helikopterinde gördük ve irtifamız normal gözün göreceği yerde değildi. Birileri vardı, belki savcılık makamı arama kurtarma ekibini gönderdi” dedi.  
Av. Kemal Yavuz, “Alınmaya sökülmeye çalışan cihazlar var ve öncelikli olarak neden bunları almadınız” sorusu üzerine Feridun S, “Bakıyorsunuz oynuyor hemen aldık bordo panelinin üzerine takarak ya da zorlayarak taşıma yapmadık” dedi.  
Yazıcoğlu’nun avukatı Av. Selami Ekici, "Kaza kırım raporunda helikopterin düşüş ne olarak tanımladınız?" sorusu ise F.S, şöyle yanıt verdi: 
"Çalışmalarımızın sonucunda çıkan sonuç net olarak şu: Yan faktörlerden etkilendiğini düşünüyoruz. Pilotun ısrarlı bir şekilde görüşü kaybetmesine rağmen o tipinin içerisinde uçması görüşüne engel olmuş, görerek uçuş şartlarının gerekliliklerini yerine getirmemiş yani pilotaj hatası. Tek pilot, 2 pilot olsa müzakere ederdi. Bizim gittiğimiz bütün noktalarda karşımıza çıkan sonuç budur. Zaten rahmetli gazetecinin ifadesi meteoroloji uzmanı gibi. Eksik bir ekipmanla uçuyor, ısrarcı oluyor hatta kalkışını bile bildirmiyor. Pilotaj hatasıdır" dedi.  
Mahkeme heyeti, merhum Muhsin Yazcıoğlu'nun korumaları Y.Y, E.Y. ve H.M. ile bazı tanıkların gelecek celsede dinlenmesine ve eksik hususların giderilmesine karar vererek, duruşmayı 23 Mayıs'a erteledi. Duruşma 23 Mayıs 2022’de 3 gün sürecek.