Kahramanmaraş Adliye Binası önünde toplanan avukatlar, meslektaşlarına yapılan saldırıyı kınayarak başsağlığı mesajı verdiler. 
Yönetim kurulu adına açıklama yapan Kahramanmaraş Barosu Başkanı Av. Muhammed Burak Gül, “İstanbul Barosu üyesi meslektaşımız Av. Servet Bakırtaş’ı bürosunda uğradığı silahlı saldırı sonucu kaybetmiş olmanın derin üzüntüsü içerisindeyiz. Edindiğimiz bilgiye göre, yaralama suçu nedeniyle mahkum olup cezaevinden yeni çıkan ve kendisine karşı açılan tazminat davasının geri çekilmesini isteyen ancak bu talebi reddedilince tehditlere başlayan katil zanlısı önce meslektaşımızı sonra da meslektaşımızın davacı müvekkilini öldürmüştür. Maalesef bu elim olayda meslektaşımız üstlendiği davanın tarafı gibi görülerek hayattan koparılmıştır. Meslektaşımız, davacı vekili olarak mesleğini icra etmekte olduğu bir dava nedeniyle davalı şahıs tarafından bürosunda katledilmiştir. Bağımsız savunmanın temsilcisi, vatandaşın hak arama özgürlüğü ve adalete erişimindeki ilk durağı avukatlara; duruşma salonlarında, keşifte, haciz mahallinde, bürolarında sözlü ve fiili saldırılar maalesef devam etmektedir. Bu tür sözlü ve fiili saldırılar sıradanlaşmış ve toplumda maalesef kabul gören bir hal almıştır. Avukat üstlendikleri davların ve uyuşmazlığın tarafı değildir. Avukatların dava ve uyuşmazlık ile özdeşleştirilerek, “taraf gibi” görülüp, sözlü ve fiili saldırılarda bulunulması hiçbir şekilde kabul edilemez. Bugüne kadar Türkiye'nin birçok yerinde görevlerini yaparken meslektaşlarımız uğradıkları saldırılar sonucu yaralanmış ve öldürülmüştür. Bir kez daha bilinmesini isteriz ki; Avukat kimsenin davasının sebebi değildir! Avukat kimsenin borcunun ve bu borcun ödenememesinin sebebi değildir! Avukat paylaşılamayan miras mallarının taraflar arasında yarattığı mal paylaşma sorununun sebebi değildir! Avukat boşanan ya da boşanmak isteyen tarafların kavgalarının sebebi değildir! Avukat kanunların verdiği yetki ve görevler doğrultusunda görevini icra eden adalet savunucularıdır” dedi. 

“Avukat taraf değil vekildir”

Gül, açıklamasının devamında ise, “Avukat herkesin bir gün mutlaka ihtiyaç duyacağı, haksızlığa uğradığında sığınacağı, canı yandığında gecenin bir yarısı da olsa çekinmeden aradığı, morali bozuk olduğunda psikolog yerine saatlerce derdini anlatabildiği, yeri geldiğinde müvekkiline avukatlıktan öte arkadaş ve sırdaşlık yapan dert ortaklarıdır. Artık yeter diyoruz. Bürolarda, adliye koridorlarında, duruşma salonlarında, karakollarda, tapuda, nüfusta, kamu kurum ve kuruluşlarında verilen mücadelelerin, çekilen sıkıntıların karşılığı katledilmek değildir. Sözün bittiği yerdeyiz. Baromuz, her koşul altında avukata yapılan baskı, tehdit ve saldırının karşısında yer alacak, bu anlayış, yaklaşım ve davranışlarla mücadele etmeye devam edecektir. Mesleğimize ve meslektaşlarımıza yönelik bu tür hain saldırılar, bizleri savunma mesleğini en iyi şekilde yerine getirme ilkemizden geri adım attırmayacaktır. Yaşanan bu son olay nedeniyle; bir kez daha yetkililere sesleniyoruz! Lütfen bu olayı artık kınamayla, taziye mesajları ile geçiştirmeyelim. Tüm yetkili Kurumlarımız, Türkiye Barolar Birliği ve Barolarımız hep birlikte bu hastalıklı zihniyetin ortadan kaldırılması için bir araya gelerek ortak akıl ile bir yol haritası belirleyelim. Yaşadığımız bu elim olay nedeniyle 7 ve 8 Temmuz tarihlerinde tutuklu ve acil işler dışında meslektaşlarımıza duruşmalara girmeme çağrımızı bir kez daha yineliyor, Kahramanmaraş Barosu olarak failin en ağır cezayı alması için süreci takip edeceğimizi meslektaşlarımızın ve kamuoyunun bilgisine sunuyoruz. Avukat Servet Bakırtaş meslektaşımızı kaybetmenin derin üzüntüsünü duyuyor, kendisine Allah’tan rahmet, başta ailesine, yakınlarına, İstanbul Baromuza ve camiamıza başsağlığı ve sabır diliyoruz. Menfur saldırılarda bugüne kadar kaybettiğimiz tüm meslektaşlarımızı rahmet, sevgi ve saygıyla anıyoruz” değerlendirmesinde bulundu.