Soylu, Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından açıklanan enflasyon rakamlarının gerçeği yansıtmadığını belirterek, memurların alım gücünün hızla düştüğünü vurguladı.

Soylu, "TÜİK’in açıkladığı enflasyon rakamlarıyla, yaşadığımız hayat pahalılığının yakından uzaktan alakası yoktur. Örneğin, bağımsız kuruluşların açıkladığı enflasyon verileri ile TÜİK verileri arasında neredeyse iki kat fark bulunmaktadır. TÜİK’e göre yıllık enflasyon yüzde 47,90 iken, ENAG’a göre bu oran yüzde 86,70’tir. Bu durum, hükümetin gerçek ekonomik durumu gizleme çabasının bir göstergesidir" dedi.

Konfederasyonları tarafından yapılan bir ankete de dikkat çeken Soylu, katılımcıların yüzde 97,5’inin TÜİK’in açıkladığı rakamlardan daha fazla enflasyon olduğuna inandığını belirtti. Ayrıca, memurların yüzde 85,6’sının kredi ve kredi kartı borçlusunun olduğu ifade edildi.

2025 yılında memur ve emekli maaşlarına yapılacak olan artışın yetersiz olduğunu savunan Soylu, "Devletin harç ve benzeri alacaklarını yüzde 43,93 artıracağını açıkladığı bir dönemde, memur ve emeklilere de aynı oranda artış yapılmalıdır. Bu durumda refah payı yüzde 32 olacaktır." ifadesini kullandı.

Soylu, en düşük emekli aylığının 1 asgari ücret ile eşitlenmesi gerektiğini, mevcut ek gösterge düzenlemesinin yetersiz kaldığını ve tüm kamu çalışanlarını kapsayan bir düzenleme yapılması gerektiğini vurguladı.

Son olarak Soylu, "Hür-Sen Konfederasyonu olarak, ekonomik adalet ve refah için mücadele etmeye devam edeceğiz" diyerek sözlerini tamamladı.