Kahramanmaraş’ın katma değerini yükseltmek adına mücadele verdiklerini kaydeden Gökhan Büyükdereli, “Kahramanmaraş’ta 8 yıldır otelcilik yapmaktayım. Daha önce şehir dışında Marmaris’te otelcilik ve turizm faaliyetlerinde bulunduk. Kahramanmaraş’ta otelciliğin yanında eksik gördüğümüz turizm, gastronomi noktasında bazı faaliyetler yaparak şehrimizin katma değerini büyütmek, şehre kültür turları başlatmak için mücadele veriyoruz. Bu Mart ayı ile birlikte açılan piyasalara mutlaka yansımaları olacak. Şuan için tabi restoranlar, kafeler, düğün salonları çok büyük sıkıntı çekmişti. Bizde otelcilik anlamında çok büyük sıkıntı çektik ama diğerleri tamamen kapatıldı. Zor bir süreçti, öncelikle geçmiş olsun diyorum. Bu dönemde sonra açılan piyasanın kapanmaması temennimiz. İnşallah dünyada da Türkiye’de böyle olmasını ümit ediyoruz. Mart ayıyla beraber havalarının ısınmasıyla ben iyi olacağını düşünüyorum” dedi.

“Yedikuyular Kayak Merkezi ile Baskonuş Yaylası bu şehrin lokomotifi”

Yedikuyular Kayak Merkezi ile Baskonuş Yaylası avantajının çok iyi değerlendirilmesinin gerekliliğine değinen Büyükdereli, “Kahramanmaraş’ta şuanda ekstra çok büyük bir kazanım var. Bunun biri Yedikuyular Kayak Merkezi, ikincisi Baskonuş Yaylası. Şimdi iki tane lokomotif diyorum ben bunu. Genelde turistin hareketini sağlayan bir imkâna sahibiz. Eksikliklerimiz tatbiki var.  Bence şuan için Kahramanmaraş’ın günü birlik turizminde artış çok fazla. İlerleyen süreçte oradaki konaklama tesisleriyle beraber bunun daha artacağını düşünüyorum. Baskonuş Yaylası’na uzun zamandır Erdoğan Yılmaz ailesi çok büyük destekler veriyor. Türkiye’nin birçok yerinden yurt dışından birçok çalışma söz konusu. Bu iki avantajımız Kahramanmaraş’ımızın turizmi açısından dinamikleri konumunda. Ama biz bunu şehirde de artıcı eylemler yaparsak, şehrimizin biraz daha hızla turizm noktasında iyi yerlere geleceğini düşünüyorum” diye konuştu.

Kültür turlarında Kahramanmaraş’ın bir ayağının boşta olduğuna değinen Büyükdereli, şunları kaydetti: “Şimdi sanayiciler çok güzel ihracat yapıyor. Şehrin merkezinin de buna katılaraktan sistematik olarak turizmin, genel anlamda söylüyorum. Turizm birçok kanalı birbirine tetikleyen bir unsur aslında. Bu nedenle sanayinin tek başına olması yeterli değil. Toplumun ve tüm işletmelerin bundan faydalanması gerekiyor. Buda bize şehirde daha ileri gitmememizi sağlıyor. Turizmle birlikte turist akışının hepimize faydası vardır.”

Turizm rehberi probleminin halen çözüme kavuşmadığını belirten Büyükdereli, konuşmasının devamında ise, “Turizmle ilgili en büyük sorun bir koordinasyon merkezinin olmaması. Turizmin yönetilmesi gerekiyor. Turizm biraz daha farklı ve hassas bir konu. O yüzden burada ajanssal bir hafa yapısına ihtiyacımız var. Örnek veriyorum, belediyelerimiz turizm noktasında branşlaşması gerekir. Bunu neden söylüyorum turizmde uzmanlıklara ihtiyacımız var. Bunun da tekelden yönetilmesi gerekiyor. Meselemiz bizim şehrimiz. Bizim 3 belediyemiz birlikte olup, uzmanlaşmaya gidip dünyayla yarışması gerekiyor. Dünyayla yarışacak bir vizyonu açaraktan bir işlem yaparsak biz bundan çok şey kazanırız, tüm şehir kazanır” dedi.

Turizm ile gastronominin birlikte bir konu olduğuna dikkat çeken Büyükdereli, “Buradan herhangi bir şehre gittiğiniz zaman müzeleri gezersiniz, kültür alanları gezersiniz birkaç defa aynı şehirden bahsediyorum. Ama belki uğramayabilirsiniz ama yemek, yemek için sayısı belirsiz geziler yapabilirsiniz. Dünyanın da her yerinde bu geziler var. En çokta turistin gelir getirdiği nokta gastronomi turizmidir” şeklinde konuştu.