Peygamberimiz Ramazan Bayramı’nda Ne Yapardı?

Peygamber Efendimiz Ramazan Bayramında ne yapardı? Hz. Peygamber bayram günlerini nasıl geçirirdi?

Hz. Peygamber’in Ramazan bayramlarında musallâya çıkmadan önce hurma yeme âdeti bir sünnet telakki edilmiş ve bu telakki bayramda tatlı ikramı geleneğini doğurmuştur. Daha tâbiîn döneminde un, tereyağı ve bal veya hurma ezmesinden yapılan bazı tatlıları ikram etmeyi âdet haline getirenler vardı. 

Araplar genel olarak bayramlarda en güzel elbiselerini giyer, at veya deve yarışı tertipler ve umumiyetle köle yahut câriyelerin çaldığı bendir (zilli iri def) eşliğinde dans ederlerdi. Çocuklar ise bir kısmı halen oynanmakta olan kovalamaca, çizgi, ceviz, aşık ve cülâhik (misket) gibi oyunlar oynamak suretiyle eğlenirlerdi.

PEYGAMBERİMİZ ZAMANINDA BAYRAM ŞENLİKLERİ

İslâmiyet meysir (kumar) ve kadın erkek karışık eğlenme gibi Câhiliye âdetlerini yasaklamasına karşılık meşrû olan bayram şenliklerine izin vermiştir. Bayram boyunca kılıç ve diğer silâhların taşınmasını yasaklayan hadisler [1] herhalde bayramın huzurunu bozabilecek olayların çıkmasına fırsat vermeme amacını taşıyordu.

Dinî ve sosyal olmak üzere iki yönü bulunan Ramazan ve kurban bayramı kutlamaları Asr-ı saâdet’te musallâ adı verilen geniş bir alanda, kadınların ve genç kızların da katıldıkları bayram namazı ile başlardı. Hz. Peygamber’in, bayramların kalabalıkla ve büyük bir coşku içinde kutlanmasını arzu ettiği, hatta bu arada silâhlarla yapılan folklorik gösterilere dahi izin verdiği ve Mescid-i Nebevî’nin toprak zemini üzerinde bir grup Habeş’in oynadığı mızrak-kalkan oyunlarını eşi Hz. Âişe ile birlikte seyredip Hz. Ömer’in müdahalesini de doğru bulmadığı bilinmektedir. Ayrıca kendisi seyretmemekle birlikte Hz. Âişe’nin yanında câriyelerin def çalıp oynamalarına da izin vermiştir 

RAMAZAN’DA TATLI İKRAM ETME GELENEĞİ

Hz. Peygamber’in Ramazan bayramlarında musallâya çıkmadan önce hurma yeme âdeti bir sünnet telakki edilmiş ve bu telakki bayramda tatlı ikramı geleneğini doğurmuştur. Daha tâbiîn döneminde İbn Sîrîn gibi un, tereyağı ve bal veya hurma ezmesinden yapılan bazı tatlıları ikram etmeyi âdet haline getirenler vardı. Bağdat’ta 380 (990-91) yılında yapılan bir bayram kutlamasında uzunluğu yaklaşık 150 metreye varan sofralarda tatlıların sunulduğu rivayet edilmektedir (Makrîzî, I, 387; Mez, II, 249).

Kaynaklarda nasıl bayramlaştıklarına dair fazla bilgiye rastlanmayan ilk Müslümanların, muhtemelen Hz. Peygamber’in bir kurban bayramı günü kurban keserken, “Allahım, Muhammed’den, Muhammed ailesinden ve Muhammed ümmetinden kabul et!” demesinden tebrikleştikleri rivayet edilmektedir

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Güncel Haberleri

Başkan Toptaş’tan 24 Kasım Öğretmenler Günü mesajı
Cumhurbaşkanı Erdoğan 20 Bin Öğretmen Atama Programına Katıldı
Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'nda Yeni Memur Alımı Başlıyor!
Cumhurbaşkanlığı'ndan 65 Kamu Personeli Alımı Duyurusu
Başkan Akpınar’dan Öğretmenler Günü Mesajı