Bu faydaları elde etmek için karpuz tek başına etkili olmasa da, sağlıklı ve dengeli bir beslenme planına karpuzun eklenmesi ile birlikte tüm bu olumlu etkilerden yararlanmak mümkün olabilir. İşte karpuzun bilinen en önemli faydaları:
Kansere Karşı Savaşır
Karpuz, kırmızı renk pigmentini veren likopen adlı karotenoid türünü bol miktarda içeren besinlerden bir tanesidir. Likopen, A vitaminine dönüşemeyen bir karotenoid türüdür ve çok güçlü bir antioksidandır. Vücutta serbest radikalleri indirgeyici etki gösteren likopen, bu özelliği sayesinde oksidatif stresi düşürür, hücreleri kanserleşmeye karşı korur. Domates, karpuz, kuşburnu, pembe greyfurt gibi kırmızı renk içeren meyvelerde bulunan likopen, prostat kanseri başta olmak üzere birçok kanser türüne karşı koruma sağlar. Bunun yanı sıra mevcut kanser hastalarında ilerlemenin yavaşlatılması, vücut savunmasının güçlendirilmesi ve tedavinin desteklenmesine de olumlu etkiler sağladığı tespit edilmiştir. Bu faydaların en iyi şekilde elde edilebilmesi için diğer faydalı besin türlerini de uygun miktarlarda içeren sağlıklı ve dengeli bir beslenme planının uygulanması gerekir.
Kalp ve Damar Sağlığını Destekler
Karpuzdaki yüksek likopen içeriğinin bir diğer olumlu etkisi de kalp ve damar hastalıklarından korunmaya yardımcı olmasıdır. Önemli bir bitkisel bileşen olan likopen, arterlerin esnekliğinin korunması ve güçlendirilmesi üzerinde etkilere sahiptir. Bu özelliği sayesinde arterlerde aterom plaklarının oluşarak bunların tıkanmaya yol açmasını önler, damar sertliği gibi hastalıklara karşı koruma sağlar. Ek olarak hipertansiyonun da önlenmesine yardımcı olan likopen, kalp ve damar hastalıklarıyla savaşan bir fitonütriyenttir. Dünya genelinde en fazla ölüme neden olan hastalık grubunun kalp ve damar hastalıkları olduğu göz önünde bulundurulduğunda karpuz ve diğer likopen içeriği yüksek besin türlerinin düzenli olarak tüketilmesinin oldukça faydalı olduğu görülmektedir.
Sporcular İçin Çok Değerli Bir Besindir
Karpuz, egzersiz öncesinde tüketim için oldukça uygun bir meyvedir. Yüksek su oranı sayesinde spor aktiviteleri sırasında terlemeye bağlı olarak gelişebilen dehidratasyonu önlerken lif içeriğinin yüksek olmaması nedeniyle karında şişlik hissi oluşturmaz. Potasyum içeriğinin yüksek olması sayesinde egzersizler sırasında kas fonksiyonlarını güçlendirerek performansı arttırır. İçerdiği L-sitrulin adlı aminoasit sayesinde de antrenmanlar sırasında performansın desteklenmesine yardımcı olduğu bilinmektedir. Bunların yanı sıra karpuz, sporcularda antrenmanların ardından kasların toparlanma sürecini hızlandırır ve ağrı oluşumunu azaltır. İçerdiği aminoasitler, potasyum ve magnezyum gibi mineraller sayesinde kasların onarım sürecini hızlandırırken yüksek besin değeri sayesinde kaslardaki glikojen depolarının yeniden doldurulmasına yardımcı olur. Dolayısıyla spor aktiviteleri ile ilgilenenler için karpuzun mükemmel bir doğal besin kaynağı olduğu söylenebilir.
Cilt Sağlığını Geliştirir
Gün içerisinde tüketilen besinlerin bileşiminde yer alan su, toplam su ihtiyacının yaklaşık olarak %20'sini karşılar. Ek olarak su oranı yüksek olan karpuz gibi bir besinin tüketimi, günlük en az iki litre su tüketimi ile de desteklendiğinde vücudun nem dengesinin korunmasında oldukça etkilidir. Cildin düzenli olarak yenilenmesi, cilt sağlığının korunarak cilt kusurlarının önlenmesi için derinin ideal nem oranını korunması çok önemlidir. Karpuzun içerdiği yüksek orandaki su, bu nem oranının sağlanmasını desteklerken karpuzdaki yüksek vitamin ve mineral içeriği de cildin güzelleştirilmesi, kuruluk ve egzama gibi sorunların önlenmesi üzerinde etkilidir.
Dehidratasyonu Önler
Sıvı tüketiminin yetersiz olması, dünya üzerinde oldukça yaygın olarak görülen bir sorundur. Bununla birlikte çeşitli ilaçların kullanımı, aşırı çay ve kahve tüketimi, ishal gibi su atılımını arttıran sağlık sorunları halinde su tüketimi de yetersiz olduğunda dehidratasyon sorunu ortaya çıkabilir. Dehidratasyon, ileri durumlarda yaşamı tehdit edebilecek boyutlara ulaşabilen ciddi bir akut tablodur. Bunun önlenebilmesi için günlük sıvı gereksinimi tam olarak karşılanmalıdır. En az 2 litre su tüketimi sağlanmalı, diüretik etki göstererek vücuttan su atılımı sağlayan çay ve kahve gibi içecekler bu miktara dahil edilmemelidir. Su tüketimine ek olarak karpuz gibi %92 oranında su içeren bir besinin tüketimi de dehidratasyonun önlenmesi açısından önemlidir. Mide bulantısı, kusma gibi durumlarda su tüketilebilirliğinin azalması halinde de karpuz, salatalık, kavun gibi besinler dehidratasyonun önlenmesi açısından oldukça etkilidir.
Eğer siz de sağlığınıza önem veriyorsanız yeterli ve dengeli bir beslenme düzeni oluşturmaya özen göstermelisiniz. Karpuz tüketmenize engel bir sağlık sorununuz yok ise yaz aylarında karpuzu da ölçülü olarak tüketerek sağlığınızı geliştirebilir, birçok hastalığa karşı koruma sağlayabilirsiniz.