İslam’da asıl olan ruh temizliği olmakla birlikte, zahiri/ dış temizlik bunun vazgeçilmez bir vasıtası kabul edilmiştir.Vasıta olmadan maksada ulaşmak mümkün olmadığı gibi hedefe ulaştırmayan vasıtanın da kıymeti yoktur. Bu sebeple Hazreti Allah, kullarının hem maddî hem de manevi olarak her türlü kirlerden arınmasını istemektedir.
İslâm, temizlik dinidir; Müslümanlara namaz, tavaf, Kur’ân okumak gibi bazı ibadetlerden önce abdest almalarını, bedenlerini, elbiselerini ve çevrelerini temiz tutmalarını emretmiştir. Bu sebeple ilmihal ve fıkıh temizlik konularının işlendiği bölümlerle başlar. Kur’an-ı Kerim’de abdesti anlatan Maide Suresi’nin altıncı ayetinin son kısmından anladığımıza göre abdest ve guslün insana sağladığı pek çok nimetler ve faydaları vardır. Hazreti Allah bunları emretmekle kullarına olan nimetlerini tamamlamak istemektedir.
Temizlik, rûhun yücelip ihsân mertebesine çıkmasına ve Allah’a yaklaşmasına yardım eder. Bu yüzden âyet-i kerimede: “Allah temizlenenleri sever” buyrulmuştur. (Bakara suresi, ayet 222)
Peygamber Efendimiz (s.a.v) de: “Allah temizdir, temizliği sever.” (Tirmizi, Edeb, 41/2799)” Temizlik imanın yarısıdır.” buyurmuştur. (Müslim, Tahâret, 1)
Abdestin dolaşım sistemine etkisi
Abdestin dolaşım sistemine etkisi
Abdestin korunma sistemine etkisi
Vücudun statik elektrik dengesi ve abdest
Dolaşım sisteminin iki temel biyolojik ayağı vardır. Biri kalbin temiz kanı vücudun her yerine, hücrelere ulaştırma görevidir. İkincisi ise dokulardaki kullanılmış, biyolojik açıdan kirlenmiş kanın kalbe ulaşmasıdır. Özellikle bu ikinci dolaşım vücudun en önemli olaylarından biridir. Bu bozulunca küçük tansiyon denen basınç artar ve yaşlanma hızlanır. Bu iki yönlü dolaşımda en önemli problem, damarların sağlıklı çalışıp çalışmaması durumudur. Damarlar kalpten uzaklaştıkça küçük dallara ayrılan elastiki borulara benzer.
Damarlar uç uca eklendiğinde uzunluğu 150 bin km.’yi bulmaktadır. Kıyas olması açısından belirtelim, dünyanın çevresinin uzunluğu 40 bin km.’dir. Bu noktadan bakıldığında kalbin ne kadar güçlü yaratıldığını ve damarların sıhhatinin önemi daha iyi anlaşılır. Özellikle incelmiş borular zamanla sertleşir ve daralmalara yol açar. Damarlar esnekliğini yitirdiğinde kalbe karşı bir zorlama olur. Damarlarda sertleşme ve daralmalar birden teşekkül etmez. Aksine yavaş yavaş gelişir. Kalpten uzak damarlar, (vücudun ücra köşeleri) beyin, ayak ve el damarları daha zor şartlar altındadır.
Günlük hayatta bu damarların açılıp büzülmesine sebep olan bir hareket vardır. O da su’dur. Su sıcaksa damarları genişletir. Soğuksa daraltarak özellikle kalpten uzak damarların esnekliğini ve zindeliğini sağlar. Ayrıca su, yine ısı farkı nedeniyle dokularda yavaşlamış dolaşımdan ortaya çıkan besin birikimlerini de genel dolaşıma katmış olur. İşte el yüz ve ayakların yıkanması olayı bu ayetin sırrını ortaya koymaktadır.
Küçük yaştan beri abdest alan insanın hem damar sertliğine hem de bu olayın beyin dolaşımına yansıması demek olan, bunamaya karşı ne denli koruyucu bir vazife gördüğünü göz ardı etmek mümkün değildir.
Abdestin korunma sistemine etkisi
İnsan vücudunda kırmızı kan dolaşım sisteminin yanında beyaz kan dolaşım sistemi de mevcuttur. Buna tıp dilinde lenf sistemi denmektedir. Lenf sistemi vücudun koruyucu sistemlerindendir. Vücuda giren bir mikrop, bir yabancı cisim, sebebi bilinmeyen bir kanser hücresi işte bu lenf sistemi vasıtasıyla yok edilir. Vücuttaki bir mikroplu hastalık veya bir kanser hastalığı hep bu sistemin aksamasından kaynaklanmaktadır. Lenf sisteminin uyarılmasında en önemli merkez burun arkası ve bademciklerdir. Abdest almada bu iki noktanın yıkanmasının özellikle şart koşulması bunu hikmetini bize gösterir. Islak elimizin arkasıyla boyun yanlarının meshedilmesiyle lenf sistemi uyarılmış olur.
Vücudun statik elektrik dengesi ve abdest
Normalde vücudun statik bir elektrik dengesi vardır ve sağlıklı vücudun temel yapısı bu elektriğin dengede olması ile yakından ilgilidir. Havadaki özellikler ve giyinen plastik sentetik eşyalar nedeniyle bu denge olumsuz etkilenmektedir. Bunun en bilinen sonuçları, ağrılı hastalıklar, yüzdeki ve vücuttaki kırışmalardır. Statik elektrikten doğan birçok psikosomatik hastalığın da var olduğu belirtilmektedir.
Statik elektriğin en olumsuz etkisi deri altındaki minik kaslardır. Statik elektrik, bu kasları gere gere sonunda işlemez hale sokar ki; önce yüzde başlayan erken kırışmalar hep bu yüzdendir. Sonra da vücutta bu kırışmalar meydana gelecektir. İşte abdest alırken su ile veya teyemmüm abdestinde toprak ile temas halinde olmak insandaki statik elektrik dengesinin sağlanmasına yöneliktir. Yüzyıllarca teyemmümde toprak cinsinden bir şeyle el yüz ve kolların mesh edilmesindeki hikmet böylece anlaşılmış olmaktadır.
Boy abdesti elektrik dengesi
Boy abdesti gerektiren hususlarda insan vücudundaki elektrik yükü 12 katına çıkmaktadır. (öfke halinde 4 katıdır). Boy abdesti, vücut dengesini sağlamakta, elektrik gerilimini almakta, topraklama yapmakta ve vücudu toparlamaktadır. Zira gusül abdesti, derideki gözeneklerin açılıp rahatlamasını, vücudun kolayca teneffüs etmesini sağlar.
Görüldüğü gibi İslâm, her insanın mecburen yapması gereken temizliği, ibadet hüviyetine büründürmüş, böylece insanın, temizlik yaparken aynı zamanda bir ibadet neşvesi içinde olmasını da sağlamıştır. Hâsılı, temizlik ve nezaket Müslümanların özelliklerindendir. Müslümanın hayatı temiz olduğu gibi vefâtı da temizdir. Vefât ettiğinde cenâzesi güzelce yıkanır, boy abdesti aldırılır ve tertemiz beyaz bir kefene sarılarak yine temiz bir toprağa emânet edilir. Kıyâmet günü yine oradan temiz bir şekilde kalkması için dua edilir.