Parti banasında düzenlenen toplantıda konuşan Ahmet Çabukel, Kahramanmaraş’ın hızlı tren hattına dahil edilmesini tavsiye ederek, şunları söyledi:
“Biliyorsunuz, tüm kanallarda Sayın Cumhurbaşkanımız tarafından değerli AK Parti Milletvekilleri tarafından onlarca söz verildi. Verilen söz arasında da özellikle Kahramanmaraş'tan geçeceğini söyledikleri yüksek hızlı trenin Milletvekili Lütfi Elvan Twitter'dan ihalenin yapıldığını beyan etmesiyle öğrendik.
Maalesef Kahramanmaraş'ta vekillik yapmasına rağmen iktidarda yer alan 7 milletvekilimizin kendi genel merkezlerinde hükümette mecliste herhangi bir sözlerin olmadığının herhangi bir ağırlıklarının kalmadığını maalesef tecrübe ettik. Bu da bir de verilen sözleri akıllara getirdi. Mesela stadyum sahipsiz takım Kahramanmaraşspor, hava kirliliği, çevre kirliliği, mesela termik santralleri suları gibi birçok konu aklımıza geldi. Bunların tamamı ile ilgili söz alındı ama o sözleri tamamının maalesef altının boş olduğunu buradan tecrübe ettik. Umarım şu henüz daha ihalesi yeni yapıldı. Umarız, daha uygulamaya geçmeden önce bu ihale yapılan projeyi değiştirirler ve Kahramanmaraş yalan söylemekten vazgeçip Kahramanmaraş'a yüksek hızlı treni getirilen kapsamına alırız. Buradan kendilerini ifade etmek istiyoruz. Bunun gereğini vatandaşlarımız ilk seçimde verecektir. Evet Bugünkü konumuz aslında pandemi sürece ülkemizdeki Kahramanmaraş'taki ve en önemlisi sağlık personel üzerindeki etkileri ve yapılması gerekenler uzun olacaktır. Hem dünyada hem ülkemizde hayatı tehdit eden ve küresel bir salgın haline dönüşen Covid-19 pandemi nedeniyle Kahramanmaraş'ta da olağanüstü günler yaşamaktayız. Sağlığın kazanılması ve korunması için emek bütün sağlık çalışanları gittiği risk altında görev yapmaktadır. İYİ Parti olarak tüm sağlık çalışanlarına ve özellikle de Kahramanmaraş Sağlık Müdürlüğü personeline teşekkürlerimizi huzurlarınızda belirtmek isterim.”
“Sağlık çalışanlarımızın her zaman yanındayız”
Pandemi sürecinden en çok ön cephede savaşan sağlık çalışanlarının etkilendiği kaydeden Çabukel, “Daha fazla sağlık çalış kaybetmemek için sağlık bakanlığını önlem almaya davet ediyorum. Değerli sağlık çalışanları tüm olumsuzluklara rağmen sağlık hizmeti verebilmek için fedakarca çalışmaktadır. Binlerce eğitim ve sağlık çalışanı hastanelerde enfekte olmaktadır. Yaşananların esas sorumlusu sağlık çalışanlarının zor çalışma koşullarını görmezden gelen, çalışma koşullarını ve çalışma düzenini salgından hale getirmeyen, gerekli önlemleri zamanında eğitimi olarak almayan, gerekli denetimleri yapmayan, kişisel koruyucu donanımlar zamanında sağlamayanlardır. Bu çalışmanın karşılığında sağlık çalıştıranların ödüllendirilmesi ve takdir edilmesi gerekirken bu uygulamalarla adeta cezalandırıldı. Bu süreçte her şeye rağmen halkımız tarafından sağlık çalışanlarına alkış tanıdığına milletin ve devletin her kademesinde sağlık çalışanlarına teşekkür etmesine şahit olduk. Her ne kadar alkışlar ve teşekkürler güzelse de asıl meselenin sağlık çalışanlarının sorunları olduğunu hepimiz biliyoruz. Ne yazık ki bu geçen süreçte adı tavandan ama kendin yalandan alan bir ek ödemeyle sorunlar verilmeye çalışıldı. Bunu bir kenara bırakın sağlık çalışanları güvence altına almayı günü kurtarmaya yetmedi. Bu konunun sağlık çalışanlarını rahatsız ettiğini, onları psikolojik olarak yıprattığını, kendini zamanlarından çalmalarına rağmen kendi ailelerine ve kendi geleceklerini bir kenara attıklarını biliyoruz.
“Emfekte olan ve ölen sağlık çalışanları şehit olarak kabul edilmeli”
Biz bu anlamda Sağlık Bakanlığından şunu rica ediyoruz. Biran önce sağlık çalışanlarının ücretleri iyileştirilmesini, pandemi sürecinde çalışanların maaşlarının en az 1 maaş ikramiye şekilde devam etmesini ve bu süreç tamamlandıktan sonra da döner sermaye sisteminin düzenlenmesine ve sağlık çalışanlarımızın bu mağduriyetinin giderilmesi, 2019 yakalanmış sağlık çalışanları meslek hastalığı kapsamına alınması, düzenleme geriye dönük olarak geçerli olmalı sağlık çalışanlarının geride bıraktıklarının yaşamını güvence altına alınmalıdır. Pandemi sürecinde enfekte olan ve bu nedenle hayatını kaybeden sağlık çalışanlarımızın da Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde şehit olarak kabul edilmesini talep ediyoruz. Sağlıkta şiddet vakaları için çok etkili önlemler alınmaz maalesef sağlık çalışanları ile ilgili olarak alınması gereken önemli önlemler alınamadığı gibi şiddet insanların hırsızlığı ve işsizliği yüzüne hızlı bir şekilde artarak ve korkutarak devam etmektedir” dedi.
Toplantı basın açıklamasının ardından sona erdi.