Cumhurbaşkanı Erdoğan, Mehmet Akif Ersoy Kültür Merkezinde AK Parti Kahramanmaraş Genişletilmiş İl Danışma Toplantısı’nda gündemini değerlendirdi.
“Devletimiz artık 80’lerin, 90’ların en kaz altında kalan devleti değildir”
Kahramanmaraş’a verdiği sözü yerine getirmenin memnuniyeti içerisinde olduğunu kaydeden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Edelerle bir araya gelmenin bahtiyarlığı içerisindeyim. Kahramanlar diyarı Kahramanmaraş’a 31 Temmuz’da gelecektik. Ancak Doğu Karadeniz, Batı Karadeniz ve güney vilayetlerini etkisi altına alan orman yangınları sebebiyle ziyaretimizi ertelemek zorunda kaldık. Kahramanmaraş’a verdiğimiz sözü 40 gün sonra yerine getirmekten büyük bir memnuniyet duyuyorum. Bu vesile ile bir kez daha yangın ve sel felaketlerinde hayatını kaybeden vatandaşlarımıza, Allah’tan rahmet diliyorum. Devletimiz artık 80’lerin, 90’ların en kaz altında kalan devleti değildir. Türkiye Cumhuriyetinin gücüne bağlı olarak imkanları da genişlemiştir. Bugün artık ekonomisiyle büyük, hedefleriyle büyük, şefkati ve vicdanıyla büyük bir Türkiye Cumhuriyeti vardır” dedi.
“Muhalefet partileri, milletin acısını paylaşmak yerine istismar peşinde koştular”
Konuşmasının devamında muhalefet partilerinin tutumunu eleştiren Erdoğan, “Bu süreçte tek kaygımız muhalefetin bu çalışmalara destek olmak yerine, günlük siyasetin kısır tartışmalarına meze yapmasıdır. Hep söylediğim gibi bizi iş yapmak, hizmet üretmek değil muhalefetin yalan ve iftiralarıyla uğraşmak yoruyor. Bizi başkalarının tuzaklarından ziyade ülkemizdeki kimi çevrelerin basiretsizliği, hatta ihanete varan gafleti üzüyor. Öyle ki, vatandaşlarımızın canının ve malının derdine düştüğü bir dönemde muhalefet partileri, milletin acısını paylaşmak yerine istismar peşinde koştular. Uçak meselesinden araç, gerece kadar olmadık iftiralarla, yetmediği yerde yalan terörüne başvurarak, insanımızın kafasını bulandırmaya çalıştılar. Bu süreçte hep birlikte yaşadıklarımız, bu ülkenin halen en büyük eksiğinin yerli ve milli muhalefet açığı olduğunu göstermiştir. Biz siyasetimizi elbette karşımızdaki bu vahim tabloya göre belirlemiyoruz. Gözünü ve gönlünü husumet bürümüş, bu kifayetsizlerin kendi ihtiraslarıyla, kendi çapsızlıklarıyla baş başa bırakıp yolumuza devam ediyoruz” diye konuştu.