Son yıllarda meyve ve bitki çaylarının kiminin tohumu, kiminin ise yaprakları kullanılıyor. Aktarlarda toz halde, marketlerde poşetlenmiş olarak tüketilmektedir. Bu gün çay olarakta tüketmeye başladığımız bitkiler binlerce yıldır doğal ilaç olarak kullanılmaktaysa da doktorların ifadeleri bitki çayıyla tedavi olmayacağı, bazı şeylere yardımcı olabileceği yönünde. Ancak her ne kadar doğal olsalar da nasıl ve ne kadar kullanılacakları konusunda dikkat edilmesi gerektiği belki pek çoğunuz tarafından farkedilmedi bile.
Bitki çayı içerken bunu sakın yapmayın
Günümüzde bitki çayları, hastalıkların tedavisine yardımcı olmak ve hastalıklardan korunmak için kullanılıyor. Ancak beklenen yararı sağlayabilmesi için bitkisel çayların bilinçli olarak hazırlanması ve tüketilmesi gerekiyor.
İçinde kuvvetli biyolojik etkiye sahip bileşenler bulunan bitkilerin çay olarak kullanılması tehlikelidir. Yüksükotu gibi bitkilerin yer aldığı bu grup, aşırı dozda alındığında zehirlenmelere neden olabilir.
Ekinezya’nın etkili bileşenleri suda çözülmez. Çay olarak kullanılmaz.
Limon, Adaçayını etkisiz kılar.
Halk arasında doğru bilinen yanlışlardan biri de bütün bitki çaylarına limon sıkılmasının iyi olduğudur. Oysa bu bilimsel değildir, sadece bir alışkanlıktır.
Orta etkili bitkiler ki uygun miktarlarda kullanıldığında zararlı olmazlar. Zayıf etkili bitkiler önerilen miktarlarda kullanıldıklarında sakıncalı olmayan bitkilerdir. Papatya, tıbbi nane ve ıhlamur gibi bitkiler bu grupta yer alır.
Bitki çaylarının fazla içilmesi zararlıdır. Kışın yoğun şekilde tüketilen bitki çaylarının tıpkı ilaç gibi düşünülmesi, günde 3 fincandan fazla içilmemesi gerekir.
Bitki çaylarının faydaları nelerdir?
Lavanta ile birlikte karıştırılan papatyadan demlenen bir bardak çayın temizlik hissi vereceği, kasları gevşeterek mideyi rahatlatacağı söylenirken, Lavanta çiçeğinin uyumadan önce kullanılmasının gerginlik, endişe ve uyku sorunlarında tedaviye yardımcı olduğu gözlenmiştir.
Ihlamur soğuk algınlığını geçiremez ama iltihap giderici özelliği vardır ve şikâyetleri azaltır.
Papatyanın sakinleşleştirici özelliği vardır.
Yasemin keyif çayıdır.
Zencefil iltihap giderici olarak bilinir, safra söktürür, hazmı kolaylaştırır. Safra taşı olanlarda ve safra kesesi olmayanlarda ağrı yapar. Hamileler günde en fazla bir bardak içebilir.
Tarçın çayı kan şekerini ve kolesterolü düşürücü etkiye sahiptir.
Nane çayı sindirimi kolaylaştırır.
Rezene sindirimi kolaylaştırır, gazı giderir.
Limon yağları çözdürür.
Beyaz çay yüksek antioksidan değeri ve yumuşak içimiyle çayın en nadide lezzetini verir.
Mate Çayı tüm dünyada obezite tedavisinde kullanılmaktadır. Vücutta yağ emilimini engelliyor, yağların hızlı yakılmasını sağlıyor ve vücuttan su atılımını kolaylaştırmaktadır. Aynı zamanda kafein benzeri özelliklere sahip fakat kafeinin kötü etkisine sahip değildir. Her yaş grubu tarafından kullanılabilir. Metabolizması yavaş işleyen kişiler için son derece sağlıklı bir içecektir. Tam etki için günde üç fincan tüketilmelidir.
Nar çayı zengin bir antioksidan kaynağıdır. İshal tedavisinde ve boğaz ağrılarında gargara olarak kullanılır. Ancak içindeki tanen miktarının yüksek olması sebebiyle midesi hassas kişilerin kullanırken dikkatli olması gerekir.
Karanfil çayı ağız ve boğaz rahatsızlıklarında tedaviye yardımcı, gaz ve bulantı giderici etkisi vardır.
Sarı Kantaronun depresyon tedavisindeki etkisi bilimsel olarak kanıtlanmıştır.
Kuşbunu çayının soğuk algınlığı tedavisinde, bel ağrısını azaltığı ve zayıflamaya yardımcı olduğu gözlenmiştir.
Zerdaçal çayının son yıllarda yapılan deneylerde tümörleri dolayısıyla kanseri önlediği ortaya çıkmıştır.
Yaban Mersini kan şekerini düşürücü etkisi ile popülerleşmiş olup kalp ve damar hastalıklarında koruyucu olarak önerilmektedir.
Anason çayı hazımsızlık, iştah kaybı, gaz gibi mide ve bağırsak sistemi rahatsızlıklarında yardımcı etkisi vardır.
Yeşil çay, bağışıklık sistemini güçlendirir, direnç artırır. Sakinleştirici etkisiyle sinirleri yatıştırır.
Bitki çayları nasıl hazırlanmalı?
Bitki çayı hazırlarken özellikle taze kaynamış klorsuz su kullanılması önemlidir. Bitki çayları siyah çay gibi kaynatılmaz. Bitki çayının hazırlanacağı demlik ya da fincanların kaliteli porselen olması tercih edilmelidir. Özellikle uçucu bileşenlere sahip bitki çayların hazırlanmasında kapaklı fincan kullanılması önerilir.
Porselen bir demliğe önce çayını yapacağınız bitkiyi koyun ve üzerine gerekli miktarda su ekleyin. Genellikle 1 tatlı kaşığı kuru veya bir avuç taze ot için dörtte bir litre su kullanmak gerekir.
Çayın demlenmesi için 2 – 5 dakika yeterlidir. Kök bitkilerden çay yapacağınızda (zencefil, havlıcan gibi) aynı miktarda su ve bitkiyi birlikte cezveye koyup kaynatma yoluyla çayınızı yapabilirsiniz.(İndigo)